EFES SELÇUK’TA ‘EKONOMİ VE TARIM’ NÜFUS MÜBADELESİ ÇERÇEVESİNDE KONUŞULDU 

featured
service

EFES SELÇUK’TA ‘EKONOMİ VE TARIM’ NÜFUS MÜBADELESİ ÇERÇEVESİNDE KONUŞULDU 

Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesinin 100’üncü yılı dolayısıyla Selçuk Efes Kent Belleği’nde devam eden söyleşi serisi, bu ay ‘Ekonomi ve Tarım’ başlığıyla düzenlendi. 

Semra Yeşil ve Kadri Dallı’nın moderatörlüğünde yapılan söyleşinin konuğu Dr. Okan Ceylan, nüfus mübadelesinin ekonomi ve tarıma yansımalarını anlattı. Lozan Nüfus Mübadelesi’ne giden süreci özetleyen Dr. Okan Ceylan, şunları söyledi:

“Lozan’da görüşülen konulardan biri de nüfus mübadelesi. Nüfus mübadelesinin arka planına baktığımızda 1923 yılından 1925’e kadar devam eden bir süreç. Bunun toplumsal ve ekonomik etkilerine baktığımızda ise 1930’ların ortalarına kadar geliyor. Çünkü savaştan yeni çıkmışız, ekonomik durumumuz toparlanma aşamasında, mübadillerin kültürel, ekonomik ve toplumsal olarak adaptasyon sorunları var. Bu mübadele sürecinde İstanbul Ortodoksları ve Batı Trakya Müslümanları hariç tutuluyor. 1 milyon 200 bin Rum Anadolu’dan gönderiliyor. 500 bine yakın Türk Yunanistan’dan buraya geliyor. Yunanistan o tarihlerde 5 milyon nüfusa sahip, Rusya’dan da bir o kadar Rum geliyor. Türkiye’nin nüfusu ise o tarihlerde 13 milyon.”

Mübadele sonrasında devletin amacının mübadilleri üretici haline getirmek olduğunu belirten Dr. Okan Ceylan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“AMAÇ MÜBADİLLERİ ÜRETİCİ HALİNE GETİRMEKTİ”

“Türkiye’nin üretim ekonomisine, toprağı işleyecek iş gücüne ihtiyacı var. Devletin göçmenlere kredi vermesi lazım, arazi dağıtması lazım ve ürettikleri ürünleri pazarlayacakları kooperatiflerin kurulması lazım. Genç Cumhuriyet de bunları yapıyor. Devlet mübadillerin üretici haline gelebilmesi için 1923-1933 yılları arasında tüm Türkiye’de 157 bin 736 mübadil ailesine toplam 6 milyon 300 bin dekar büyüklüğünde tarım toprağı veriliyor. Kurulan mübadil köylerine 7 milyon kilogram tohumluk dağıtılıyor. 27 bin 500 pulluk, 41 bin tarım aleti, 23 bin adet büyükbaş hayvan dağıtılıyor, kredi de veriliyor.”

Söyleşinin moderatörlerinden Kadri Dallı da mübadele sonrası ekonomi ve tarımı Yunanistan açısından değerlendirdi. Osmanlı’da bir burjuva sınıfının olmadığını aktaran Dallı, şöyle konuştu:

“MÜBADELE HER ALANI ETKİLEDİ”

“Osmanlı’da ticaret egemenlerin varlık gösterdiği bir alan değildi. Askerlik, devlet yönetimi, büyük toprak sahipliği egemen Müslümanların tekelindeydi. Halk çiftçilik ile uğraşıyordu. Böyle olunca Osmanlı’da burjuva sınıfını Rumlar, Ermeniler ve Levantenler oluşturuyordu. Buradan giden büyük sermaye sahipleri Yunanistan’dan da Avrupa’ya gidiyorlar. Bu yönüyle baktığımızda mübadele sadece iki halkın yer değiştirmesi değil. Bu yer değiştirmeler, hep bu söyleşilerde anlattığımız gibi gidilen yerlerin dansını, müziğini, edebiyatını, sosyolojisi, demografisini, mutfak kültürünü etkilemiştir.”

 

Art’s Magazin  Yurt

EFES SELÇUK’TA ‘EKONOMİ VE TARIM’ NÜFUS MÜBADELESİ ÇERÇEVESİNDE KONUŞULDU 

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Giriş Yap

Arts Magazin ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!