Fenerbahçe TV’de ‘8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ özel yayını yapıldı: Ülkemizi yasa boğan deprem felaketinin ekseninde toplumsal cinsiyet eşitliği
Kulübümüzü resmi yayın organlarından Fenerbahçe TV’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için özel bir yayın yapıldı.
Ülkemizi yasa boğan deprem felaketinin ekseninde toplumsal cinsiyet eşitliğinin konuşulduğu bu özel yayında Yönetim Kurulu Üyemiz Simla Türker Bayazıt ile Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yüksel, Birleşmiş Milletler Kadın Birimi HeForShe Proje Koordinatörü Sinem Aydın ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğinin desteğiyle eğitimini sürdüren Kübranur Aydoğmuş yer aldı.
2022 Dünya Kadınlar Boks Şampiyonası’nda giydiği formayı geliri depremzede çocuklara aktarılmak üzere açık artırmayla satan Dünya Şampiyonu eski milli boksörümüz ve Boks Şubemizin Antrenörlerinden Şennur Demir ile ‘Kaptan’ isimli kitabının tüm gelirini, deprem felaketiyle sarsılan illerimizdeki öğrencilerin eğitimi için bağışlayan Kadın Basketbol Takımımızın efsane kaptanı Birsel Vardarlı Demirmen de programa bağlanarak açıklamalarda bulundu.
Yöneticimiz Simla Türker Bayazıt: 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle bir aradayız ama aklımız, fikrimiz, ruhumuz deprem bölgesinde, hayatını kaybeden vatandaşlarımızda
İlk olarak söz alan Yönetim Kurulu Üyemiz Simla Türker Bayazıt, “Ekranları başında bizleri izleyen üyelerimizi, taraftarlarımızı ve camiamızı sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Çok zor, çok acı bir şubat ayını geride bıraktık. Ülkece büyük acılarla sınandık. Çok büyük sayıda canlar verdik. Büyük kayıplarımız oldu. 11 güzel ilimizde çok fazla vatandaşımızı kaybettik. Ülkece başımız sağ olsun. Vefat eden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet; yakınlarına başsağlığı ve tüm yaralı vatandaşlarımıza da Allah’tan şifa diliyorum. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle bir aradayız ama aklımız, fikrimiz, ruhumuz deprem bölgesinde hayatını kaybeden vatandaşlarımızda. Ve şu anda hayat mücadelesi veren, bu zor şartlarda hayatlarını sürdürmeye çalışan vatandaşlarımızda. Ben öncelikle depremden etkilenen tüm vatandaşlarımıza Allah’tan kuvvet, sabır kolaylıklar ve güç diliyorum. Ülkece yaralarımızı beraber saracağız ve atlatacağımıza inanıyorum.” dedi.
Yöneticimiz Simla Türker Bayazıt, ülkemizi yasa boğan depremlerden etkilenen vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla Kulübümüz yaptığı çalışmaları anlattı
Ülkemizi yasa boğan depremlerin hemen sonrasında Kulübümüzün yaptığı çalışmalarla ilgili konuşan Bayazıt, “Fenerbahçe Spor Kulübü olarak ilk andan itibaren neler yapabileceğimizi çok çabuk bir refleks göstererek planlamaya başladık. Depremin ilk gününde Yönetim Kurulumuz nezdinde Genel Sekreterimiz Burak Çağlan Kızılhan önderliğinde kapsamlı, geniş bir kriz masası oluşturduk ve bu kriz masasında neler yapabiliriz, deprem bölgesine nasıl destek olabiliriz, bunları istişare ettik ve planladık. Öncelikle depremin meydana geldiği şehirlerde yaşayan üyelerimizle, bu bölgedeki derneklerimizle, sporcularımızla ve çalışanlarımızla irtibata geçmeye çalıştık ve onlardan kendi durumlarını ve ailelerinin durumlarını öğrendik. Neler yapabileceğimizi onlarla da istişare ettik ve depremin birinci günü olan 6 Şubat Pazartesi günü AFAD’ın ihtiyaç listesi doğrultusunda belirtilen tüm destekleri Ülker Stadyumu Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi’nde belirlenen lokasyona getirilmesiyle ilgili bilgilendirmemizi yaptık. Çok kısa sürede stadımızda büyük bir yoğunluk oluşmaya başladı. Üyelerimiz, taraftarlarımız, renk fark etmeksizin bütün takım taraftarları, tüm vatandaşlarımız ellerinden geldiğince ve güçleri yettiğince AFAD ihtiyaç listelerinde bulunan malzemeleri stadımıza getirdiler. Bu süreçte duygulanmamak imkansızdı. 16-17 gün boyunca 24 saat bu stadın kapıları hiç kapanmadı. Çalışanlarımız, gönüllü destekçilerimiz, herkes bilfiil deprem bölgesine en kısa sürede gelen bütün destek malzemelerini kolileyebilmek üzere o şartlarda bazen aç, bazen susuz soğuk havada tırlara yükleyip tırların yola çıkması için azami çalıştılar. Bu süre zarfında şu ana kadar Fenerbahçe Spor Kulübü’nden 46 tırı deprem bölgesine gönderdik. Derneklerimizden ise 98 tır gitti. Toplamında Kulübümüzde 144 tır gönderdik. Aynı zamanda bu ay içinde deprem bölgelerine çadır desteklerimiz olacak. Ayrıca geçen hafta TFF tarafından organize edilen Omuz Omuza kampanyasıyla konteynır desteklerimiz de bölgeye olacak. Bu bağlamda çalışmalarımız devam edecek.” şeklinde konuştu.
Deprem bölgesinde 10 gün boyunca çalışmalara katılan Dünya Şampiyonu esi boksörümüz, Boks Şubemizin Antrenörü Şennur Demir için bir parantez açan Yöneticimiz, “Eski milli boksörümüz, şu anda antrenörümüz Şennur Demir şu anda İtalya’da. 10 gün boyunca Kahramanmaraş’ta bölgede bizzat çalıştı, görev aldı. Kendisine de buradan teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.
Dünya Şampiyonu eski milli boksörümüz Şennur Demir anlamlı bir projeye imza attı
Dünya Şampiyonu eski milli boksörümüz ve Boks Şubemizin antrenörlerinden Şennur Demir de programa bağlandı. Kahramanmaraş’ta deprem bölgesinde 10 gün boyunca bizzat çalışan Şennur Demir, 2022 Dünya Kadınlar Boks Şampiyonası’nda şampiyonluk kazandığı sırada giydiği milli formasını diğer boksörlerimize imzalatarak elde edilecek tüm geliri depremzede vatandaşlarımıza bağışlamak üzere satışa çıkarmış, bu formaya en büyük bağışı yapan Yönetim Kurulu Üyemiz İlker Dinçay da formanın sahibi olmuştu.
Konuyla ilgili konuşan Şennur, “Öncelikle Yöneticimiz İlker Bey’e teşekkür ederim. Ne niyette olduğumuzu, neler yapmak istediğimizi biliyordu. Attığımız adıma sessiz kalmadı. Formamızın Fenerbahçe Spor Kulübü Müzesi’ne daha çok yakışacağını düşündü ve formamıza en yüksek teklifi vererek depremzede çocuklarımıza bir nebze olsun adımıza yardım etmiş oldu. Çok gururluyuz.” ifadelerini kullandı.
Dünya Şampiyonu eski milli boksörümüz Şennur Demir: Fenerbahçe’nin birer neferiyiz. Deprem bölgesinde depremzede vatandaşlarımız için Fener olmaya gittik
Deprem bölgesindeki gözlemlerini ise Şennur Demir, “Deprem bölgesine ilk varanlardan biriydik. Fenerbahçe Spor Kulübü’nün hem sporcusu hem antrenörü hem de ailesinin üyesiyiz. Biz Fenerbahçe’nin bir neferiyiz. Deprem bölgesinde de depremzede vatandaşlarımız için Fener olmaya, küçük bir umut ışığı da olsa onu kendimize görev bilerek üstlenmeye gittik. Oradaki durum televizyonlarda gördüğümüz gibi değildi. Daha vahimdi. Nerede olduğumuzu şaşırdık, adeta savaştan çıkmış bir şehir vardı. Depremin ikinci günü kendi imkanlarımızla Kahramanmaraş’a gittik. Çok kötü görüntüler de gördük, bizi duygulandıran görüntüler de gördük. Anlatılmaz duygular. Allah bir daha insanlığa bunu yaşatmasın. Nefes alıyorsak canlıyız ama bir nebze olsun yardım edebiliyorsak, paylaşıyorsak insanız. Türk milleti olarak insanlığımızı unutmadığımızı orada gösterdik. Herkesi daha duyarlı olmaya çağırıyorum. İnşallah bir an önce düzelir.” sözleriyle dile getirdi.
Yöneticimiz Simla Türker Bayazıt: İskenderun ve Antakya’da yetkililerle görüştük, oradaki ihtiyaçları dinledik, neler yapabileceğimizi konuştuk. Her zaman için onların yanında olduğumuzu, bu desteğin sürdürülebilir olması için neler yapmamız gerektiğini konuştuk
Yöneticimiz Simla Türker Bayazıt deprem bölgesine yaptıkları ziyaretlerle ilgili de konuştu. Ziyaretlerle ilgili Bayazıt, “15 gün kadar önce deprem bölgeleri Kahramanmaraş, Adıyaman ve Hatay’a Yönetim Kurulumuz olarak ziyaretler yaptık. Ben Hatay ayağında bulundum. Genel Sekreterimiz Burak Çağlan Kızılhan ve Yönetim Kurulu Üyemiz Ruşen Çetin ile birlikte İskenderun ve Antakya’da yetkililerle görüştük, oradaki ihtiyaçları dinledik, neler yapabileceğimizi konuştuk. Her zaman için onların yanında olduğumuzu belirttik, bu desteğin sürdürülebilir olması için neler yapmamız gerektiğini konuştuk. Orayı kelimelerle tarif etmek çok zor. Depremi yaşayan insanlarla hiçbir şekilde aynı şeyi hissedemeyebiliriz, aynı duygularda olamayabiliriz ama orası gerçekten tarif edilemeyecek duygular barındırıyor. İçimiz yanıyor, içimiz acıyor. Diğer yandan da bu dayanışma ve birliktelik gücüyle her acının üstesinden gelebileceğimize canıgönülden inanıyorum ve Fenerbahçe Spor Kulübü olarak desteklerimizi her zaman için sürdüreceğimizi ifade ediyorum.” dedi.
Yöneticimiz Simla Türker Bayazıt: Biz her zaman sporda ve sporla kadın ve kız çocuklarının güçlenmesi için emin adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayan Yöneticimiz Simla Türker Bayazıt, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Atamıza ödenemeyecek bir borcumuz var. Eğitim çok önemli. Bugün çok güzel paylaşımlar oldu. 8 Mart kadınlar Günü’nde bir arada olduk. Biz her zaman sporda ve sporla kadın ve kız çocuklarının güçlenmesi için emin adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz. Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde eşitlik ilkesini benimseyen ve hayatın her alanında, her anında eşitlik için mücadele eden tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun.”
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yüksel: Kızlarımızın eğitimi Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin önceliği
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yüksel, 1989’dan beri kadınlarla, gençlerle aydınlarla insan haklarına ve eğitim konusuna ilişkin bugüne kadar yapılan ve gelecekte hayata geçirilecek çalışmaları anlattı. Prof. Dr. Ayşe Yüksel, “Toplumsal cinsiyet eşitliği bağlamında Fenerbahçe Spor Kulübü hem kulüp içinde hem de dışında ulusal ve uluslararası birçok çalışmada öncülük yaptı. Bir kadın olarak bu eyleme minnettarım. 1 aydır hepimizin içi yanıyor. Kahramanmaraş merkezli deprem 11 ilimizi yıktı geçti. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Marmara depreminde genel başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan’ın öncülüğünde Körfez’den Kocaeli’ne, Kocaeli’nden Yalova’ya, Düzce’ye, Bolu’ya kadar çocukların, gençlerin, kadınların rehabilitasyonu ile deprem sonrası yaraların kalıcı olmaması, iyileşmeye katkı için çok emek verdi ve bir tecrübe kazandı. Bunu da ‘Deprem Seyir Defteri’ adında bir kitapta toplamıştı. 6 Şubat Pazartesi günü deprem bölgesindeki hiçbir vatandaşımız o gece ölmeye, yaralanmaya, enkazda çıkarılmaya, sağlıklı kalmaya ama yakınlarını kaybetmeye uyumamıştı ancak ne yazık ki uykuları bu acılarla bölündü. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği olarak biz de depremin yaralarını sarmak için deprem olan illerde yer aldık, yaşama dört elle tutunan yurttaşlarımız için destekler götürdük. Biz bilindiği üzere eğitime destek derneğiyiz. İlk yaptığımız doğal olarak 3500’e yakın o bölgede burs verdiğimiz öğrencilerimize ulaşmak oldu. İlk gün 453 kadar öğrencimizden mektup geldi. Hemen onlara derneğimiz 1000’er TL can suyu gönderdi. Sonuç itibarıyla 3500’e kadar öğrencimizden ‘ihtiyacımız yok’ diyenler de vardı tabii ama 3 binine biz 1000’er TL can suyu gönderdik. Eğitime destek olmak demek, eğitime devam etmek demek depremin yaralarını sarmak demek. Biz gönüllülerimizle, bağışçılarımızla beraber bir tane daha fazla çocuk okutalım diye uğraşırken depremin acısını kendi içimizde hafifletiyoruz, çocuklarımız da okula giderek depremin acılarından uzaklaşmaya başlayacak. Bu doğrultuda destekçilerimizin desteği ile ‘Bir Işık da Siz Yakın Üniversite’ projemize yeni 1500 öğrenci daha katmaya karar verdik. ‘Anadolu’da bir kızım var, öğretmen olacak’ projemize 500 liseli kızımızı daha katmaya karar verdik. Kızlarımızın eğitimi Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin önceliği. Işığı bol olsun Türkan hocamız 1997’de biz kadınların gelecekte etkin, yetkin hale gelmesini çok önemserdi. 1997’de Siirt’in Pervari ilçesinde sadece 17 tane kızımızla başlattığı eğitim bursu projesi bugün 104 bin kız öğrenci bursuna ulaştı.
Sevgili Fenerbahçemiz de 24 Kasım 2022 Öğretmenler Günü anısına kadın erkek eşitliğinde kız çocuklarının eğitimine destek olarak ‘toplumsal cinsiyet eşitliğinde elimizi taşın altına koymak, etkin olmak istiyoruz’ dedi ve 100 kız öğrencimize burs verdi. Taraftarlarınız, ‘biz de varız’ dediler ve 100 kız öğrencinin bursunu da onlar üstlendi. 2022/23 eğitim öğretim yılında Fenerbahçe Spor Kulübü’nün ve taraftarlarının desteğiyle 200 kız öğrenci okuyor. Bu desteğe bütün telefon hatlarından SMS gönderen çok sayıda taraftar var. 12 bine yakın SMS desteğini de unutmamak lazım. Kız çocukları çok ama çok önemli.” diye konuştu.
Efsane kaptanımız Birsel Vardarlı Demirmen: Kitabın bana kalan gelirinin hepsi depremi yaşayan tüm kız çocuklarının eğitimine gidecek. Aracı olan kurum ise Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği
Dünya şampiyonalarından olimpiyatlara, Fenerbahçemizde kaldırdığı kupalardan kulübün EuroLeague’de oluşturduğu geleneğe ve parkelere veda ettiği ana kadarki bütün hikayesinin anlatıldığı ‘Kaptan’ isimli kitabının tüm gelirini, deprem felaketiyle sarsılan illerimizdeki öğrencilerin eğitimi için bağışlayan eski basketbolcumuz, efsane kaptanımız Birsel Vardarlı Demirmen de programa telefonla bağlandı.
Konuyla ilgili konuşan Birsel, “Öncelikle tüm Türkiye’nin başı sağ olsun. Zor günler geçiriyoruz. Hepimiz birlik ve beraberlik içerisinde bugünleri atlatmaya çalışıyoruz. Yakınlarını kaybeden birçok insan var. Birlik ve beraberlikle bugünleri aşacağımızı düşünüyorum. Tüm dünyadaki kadınların Kadınlar Günü’nü kutluyorum. Kitabım aslında biraz daha önce çıkacaktı ama deprem dolayısıyla içimiz elvermedi bu tarz şeyleri paylaşmayı. Kitabın bana kalan gelirinin hepsi depremi yaşayan tüm kız çocuklarının eğitimine gidecek. Aracı olan kurum ise Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği. Daha önce jübilemden gelen gelir de oraya gitmişti. ‘Anadolu’da bir kız çocuğu var’ projesi. Kız çocuklarının eğitiminin ne kadar önemli olduğunu, özellikle Anadolu’da şartların çok daha zor olduğunu biliyoruz. Umarım bir katkı olur. Benim için de büyük mutluluk. Umarım yerine gider.” dedi.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğinin desteğiyle eğitimini sürdüren Kübranur Aydoğmuş da duygu ve düşüncelerini aktardı. ÇYDD ile 17 yaşında tanıştığını belirten Kübranur, eğitim süresi boyunca aldığı desteği, hedeflerini ve hayallerini anlattı.
Birleşmiş Milletler Kadın Birimi HeForShe Proje Koordinatörü Sinem Aydın: Depremin ilk gününden beri Birleşmiş Milletler Kadın Birimi olarak Türkiye hükümeti, kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum örgütleri, diğer BM kuruluşları, özel sektör paydaşlarımızla birlikte iş birliği ve koordinasyon içerisinde çalışıyoruz
Birleşmiş Milletler Kadın Birimi HeForShe Proje Koordinatörü Sinem Aydın, deprem bölgesinde yapılan ve yapılması planlanan çalışmalarla ilgili istatistiki bilgiler verdi.
Sinem Aydın, “Kahramanmaraş’ta gerçekleşen ve 11 ilde etkileri çok yıkıcı olan depremler sonucunda şu anda bildiğimiz kadarıyla 45 binden fazla kişi hayatını kaybetti, binlerce kişi yaralandı. Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabırlar, yaralılara da acil şifalar diliyorum. Bu felaketten o illerdeki herkes etkilendi. Etkilenen 11 ilin toplam nüfusuna baktığımızda 14 milyon civarında ve bu nüfusun yarısı kadın. Bu nüfusun %34’ü 18 yaş altından oluşuyor ve 60 yaş üstü nüfusunun %54’ünü kadınlar oluşturuyor. 11 ildeki 3,5 milyon ailenin %8’i kadının geçimini sağladığı ve evde en az 1 çocuğun yaşadığı hanelerden oluşuyor. Halihazırda kadınlar ve kız çocukları, eğitim ve sağlık hizmetlerine erişim, istihdam ve karar alma mekanizmalarına katılım ve şiddet dahil olmak üzere birçok alanda çoklu eşitsizliklere maruz bırakılmakta. Afet ve kriz dönemlerinde de oluşan koşullar bu eşitsizlikleri daha da derinleştirmekte. Özellikle yalnız kadınlar, çocuğu olan yalnız kadınlar, hamileler, emzirenler, yaşlılar, engelliler ya da ulaşılması zor bölgelerde yaşayan kadınlar, göçmen kadınlar ve kız çocukları ve daha birçok kırılgan grup da daha fazla eşitsizliğe maruz kalma riskinde bulunuyor. Kriz dönemlerinde, afet dönemlerinde ortaya çıkan gıda güvensizliği, su yetersizliği gibi durumlar da bu kırılgan grupları daha çok etkilemekte. UN Women Türkiye olarak Türkiye’de geride bırakılma riski olan tüm gruplar dahil olmak üzere kadınlar ve kız çocuklarının insan haklarını tam kullanmaları, şiddet ve ayrımcılıktan uzak bir hayat yaşamaları ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin ilerletilmesine yönelik sürdürülebilir ve kapsayıcı sosyo-ekonomik kalkınmaya öncülük etmeleri, katılmaları ve yararlanmaları için çalışıyoruz. Dolayısıyla depremin ilk gününden beri Birleşmiş Milletler Kadın Birimi olarak Türkiye hükümeti, kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum örgütleri, diğer BM kuruluşları, özel sektör paydaşlarımızla birlikte iş birliği ve koordinasyon içerisinde çalışıyoruz.
Neler yaptık diye bakarsak da deprem bölgesinde depremden etkilenen kadın ve kız çocuklarına ve onların ailelerine temel ihtiyaçları sağlamak için çalışıyoruz. Sahadaki ortaklarımızla koordineli olarak deprem bölgesindeki insani yardım faaliyetlerinin kadınların ve kız çocuklarının ihtiyaçlarını da kapsayacak şekilde özel ihtiyaçlarının da dikkate alınarak yürütülmesi için çalışmalarımızı ilk günden beri devam ettiriyoruz. Bu ihtiyaçlar nedir diye görmek için sahadan sürekli cinsiyet kırılımlı veri topluyoruz. Acil ihtiyaçları gidermek üzere temel malzeme yardımında bulunduk. Aynı zamanda da hizmetlere ulaşabilecekleri mekanizmalar hakkında bilgilendirmeler yaptık.
Sahadan gelen ilk verilere baktığımızda kadın ve kız çocuklarının en büyük ihtiyaçları şu anda gıdaya ve temiz hijyen malzemelerine erişim, barınma ve koruma hizmetlerine erişim. Bizler de hijyen kitleri sağladık. Bunun yanı sıra mevcut hizmetlere yönelik bilgilendirmeler yaptık; çünkü afet ve kriz anlarında kadınlara yönelik aile içi şiddette artış olma riski var, çocuk yaşta erken/zorla evliliklerin artma riski var. Dolayısıyla deprem bölgesindeki kadınlara da temel haklarını hatırlatmak ve başvurabilecekleri mekanizmaları, kurumları, numaraları vermek üzere bilgilendirme sağlamaktayız. Aynı zamanda sahadaki ortaklarımız yoluyla psikolojik destek almaları için katkıda bulunuyoruz. Kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplumla kadın ve kız çocuklarının daha güvenli yerlere yerleştirilmeleri için de yakın temasta bulunuyoruz. Bu acil müdahale çalışmalarını yaparken de ilk günden beri daha uzun döneme yayılacak bir iyileşme planı üzerinde de çalışıyoruz. Bu kapsamda uzun dönemli bir planlama yapıyoruz. Acil ihtiyaç malzemelerinin temini, mevcut bilgilendirmelerin yapılmasının yanı sıra depremden etkilenenlere psikolojik ve adli destek yardımlarının sağlanmaya devam edilmesi bulunuyor. Bunun yanı sıra Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı şiddeti önleme ve izleme merkezlerinde ve kadın sığınaklarında sosyal çalışma görevlileriyle kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet vakalarına bakan sorumlu çalışanlara teknik ve psikolojik destek vereceğiz. Aynı zamanda deprem bölgesindeki kadın liderlerin insani yardım ve afet sonrası iyileştirilmesi sürecine katılabilmeleri için savunuculuk çalışmalarımızı yürütüyoruz ve buna devam edeceğiz. Kadınların özel ihtiyaçlarının görülmesi ve planlamalarda yer alabilmesi için kadın liderlerin karar alma mekanizmalarında olmaları şart. Bunun dışında da kadınların acil ihtiyaçlarının gözetilmesi için kadın örgütleriyle yine iş birliğimizi sürdürüyoruz. Kapsayıcı olabilmek için onlarla iş birliği yapmak çok kritik. Biz daha önce de yaptığımız gibi kadın hakları kuruluşları ve toplulukları desteklemeye, faaliyetlerini sürdürebilmeleri için onların kapasitelerini artırmaya devam edeceğiz. Bunun yanı sıra kadın girişimcileri, kadın kooperatiflerini destekleyerek kırsal bölgelerde yaşayan kadınlar ve en hassas kırılgan gruplara yönelik beceri geliştirme faaliyetlerimiz olacak. Örnek haline gelmesini hedeflediğimiz kadın dostu geçici yerleşim modeli geliştirmeyi planlıyoruz. Bu da çalışmalarımız arasında.” dedi.
Birleşmiş Milletler Kadın Birimi’nden depremzede vatandaşlarımız için bağış kampanyası: donate.unwomen.org
Son olarak depremzede vatandaşlarımız için Birleşmiş Milletler Kadın Birimi’nin başlattığı bağış kampanyasına değinen Aydın, şu ifadeleri kullandı: “Bir de çalışmalara hız kazandırmak ve kaynak sağlamak için aslında küreselde UN Women bir bağış kampanyası başlattı. Katılmak isteyenler, bireysel olarak bağış yapmak isteyenler linki tıklayarak bu küresel bağış kampanyasına katkıda bulunabilirler: donate.unwomen.org”
Basın Fotoğrafları